Ülke İhracatmızdan başlamak gerekirse, Türkiye ihracatı geçen yılın aynı ayına göre, % 9,6 artış ile yaklaşık 12 Milyar Dolar olarak gerçekleşti. Türkiye'nin Ocak ayında en fazla ihracat gerçekleştirdiği sektör ise Hazır Giyim ve Konfeksiyon sektörü oldu. Bu sektörden ülkemiz, 1 Milyar 589 Milyon Dolarlık ihracat gerçekleştirdi.

DENiB Tarihinde En İyi Ocak Ayı Performansı

Yılın ilk ayı olması nedeniyle, Ocak ayı ihracat performansı aynı zamanda yıla nasıl başlandığının da bir göstergesi. Aynen Türkiye ihracat performansında olduğu gibi, Denizli İhracatçılar Birliği de tarihinin en yüksek Ocak ayı İhracat değerine ulaştı ve geçen yılın Ocak ayına göre, % 23 oranında artış yakalayarak 206 Milyon Dolar değerinde ihracat kayda aldı. TİM verilerine göre Denizli Merkezli firmaların ihracat değeri ise % 14 oranında artış göstererek 267 Milyon Dolara ulaştı. Bir başka açıdan bakılırsa, Denizli'nin geçen sene yakaladığı trendin devam ettiğini ifade edebiliriz; DENİB rakamları ve Denizli Toplam ihracat performansındaki artış oranları ülke genelinin ihracat artış oranının üstünde seyretmeye devam ediyor.

Dünya Ekonomisi ve Döviz Kurları

Dünya Ekonomisinde, özellikle ABD ve AB olmak üzere 2014 yılına ilişkin toparlanma sinyalleri devam ediyor. Bu süreçte ana pazarlarımız başta olmak üzere, dünya ekonomilerinde bir talep artışı ve dolaylı olarak küresel dış ticaret hacminde bir artış öngörülmekte. Bu öngörüler ışığında ülkemizin ve Denizli'nin ihracat hedeflerine ilişkin olumlu beklentilerin oluştuğunu ifade etmek isterim.
ABD'deki toparlanma süreci dış ticaret ve ihracatımız anlamında bizi umutlandırırken, finansal anlamda doğru politikalar üretme zorunluluğumuzun olduğu bir süreci de beraberinde getirdi. Amerikan Merkez Bankası FED geçtiğimiz hafta, likidite artırımını 10 Milyar Dolar daha azalttı. 2014 yılı sonuna kadar da tamamen bitirmeyi hedefliyor. Bu noktada tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi Türkiye'de de, kurlarda volatilitesi yüksek hareketlenmeler var. Önümüzdeki dönem, Merkez Bankalarının birbirini yakından takip ederek, politikalarını oluşturdukları bir süreç olacak. Bu noktada açıkçası bizim Merkez Bankamızı da önemli ve zor bir süreç bekliyor.

Merkez Bankasının Faiz Artırımı

Geçtiğimiz haftanın diğer önemli gelişmesi ise Merkez Bankamızın, FED kararından bir gün önce yaptığı faiz artırımı oldu. Kurlardaki ani yükseliş karşısında, olağanüstü toplanacağını açıklayan Merkez Bankasından bir faiz artışı bekleniyordu, fakat Merkez Bankası beklentilerin de üzerinde keskin bir artış gerçekleştirdi. Gerek Merkez Bankamızın, gerekse FED'in kararlarının piyasaları nereye konumlandıracağını Şubat ayının ilk haftasında kestirebileceğimizi düşünüyorum.
Öte yandan biz ihracatçıların kurlarla ilgili durduğu yer her zaman olduğu gibi bugün de belli ve biliniyor aslında. Rekabetçi kur düzeylerini istiyoruz, çünkü Türkiye Ekonomisinin gelişmesinde en önemli enstrümanın ihracat olduğunu biliyoruz. Ama kurun rekabetçi olması kadar önemsediğimiz diğer husus ise kurun dengeli ve istikrarlı olması. Hareketlerindeki dalga boyu yüksek olan bir kur, bizim için rekabetçi olma özelliğini de kaybediyor. Bu durumda, ne sağlıklı bir maliyet hesabı yapabiliyoruz, ne de müşterimize fiyat verebiliyoruz.
Özetle, 2014 ihracatına hem ülkemiz hem de Denizli güzel başladı. ABD ve AB başta olmak üzere, dünya pazarlarındaki iyileşmeler, ihracat bakımından bizleri umutlandırmaya devam ediyor. Diğer taraftan, kurların dikkatle takip edilmesinin zorunlu olduğu bir döneme girdiğimizi söylemek gerek.

 

Saygılarımla,

 

Süleyman KOCASERT

DENİB Başkanı

s.kocasert@denib.gov.tr